Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) Japonya yetkilisi Maiko Şirane, İsrail’in saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi’nden ay başında ülkesine döndüğünü ve sivillere insani yardım için “bir an önce ateşkes yapılması” gerektiğini söyledi.
Maiko, bu yıl mayıs-kasımda Gazze Şeridi’ndeki görev dönemini ve 7 Ekim’den bu yana aralıksız yaşanan bombardımanlar nedeniyle bölgeden tahliye edilme sürecini, başkent Tokyo’da AA muhabirine değerlendirdi.
Daha önce Ukrayna ve Afganistan’da görev yaptığını belirten Maiko, bu yıl mayıs-kasımda görevlendirildiği Gazze’de, MSF Japonya’nın, insan kaynakları ve muhasebe birimlerinde çalıştığını kaydetti.
Ukrayna’da kronik hastalık ve Afganistan’da pediatri alanlarındaki ihtiyaçları karşıladıklarını dile getiren Maiko, Gazze’de 2018-2019’da bir dönem bulunduğunu, bu yıl ise mayısta yeniden görevlendirildiğini anlattı.
“Gazzeliler, Japonya’dakine benzer hayat sürüyorlardı”
Maiko, Gazze’nin çatışmalarla dolu tarihe sahip olduğunu önceden bildiğini ve bölgesel gerilimlerin farkında olduğunu ifade etti. Gazze’ye girdiğinde ise oldukça şaşırdığına dikkati çeken Maiko, “Gazzelilerin, Japon halkına benzer şekilde oldukça huzurlu ve normal bir hayat sürdüğünü” gözlemlediğini bildirdi.
Haberlere “her gün çatışma bölgesi olarak yansıyan Gazze’nin” aksini gördüğünü belirten Maiko, “Okula gidiyorlar, yürüyüşe çıkıyorlar, kafelerde arkadaşlarıyla takılıyorlar, hafta sonu aileleriyle mangal yapıp büyük akşam yemeklerinde vakit geçiriyorlar.” dedi.
Maiko, “her cuma öğleden sonra sanki hafta sonu gibi hissettiklerini” kaydederek, meslektaşları ve arkadaşlarıyla vakit geçirdiğini ve diğer yerel yardım kuruluşlarının temsilcileriyle dışarıda voleybol oynadıklarını, mesailerinden sonra akşam yemeğini kumsal bölgesinde yediklerini söyledi.
Akdeniz’e nazır güneşin batışını izlediklerini, kurumun yerli personelinin hazırladığı kahvaltılarda falafel ve humus yiyerek beraber vakit geçirdiklerini dile getiren Maiko, “Birbirimizin ailelerinden konuşur, hafta sonu planlarını sorarız. Gazzeliler, Japonya’dakine benzer şekilde oldukça normal bir hayat sürüyorlardı.” ifadelerini kullandı.
Anneannesinin, çocukken kendisine söylediklerini hatırladı
7 Ekim sabahı uykudan füze sesleriyle uyandığını ve balkona çıkıp dışarıyı izlediğinde füzeleri görebildiğini anlatan Maiko, savaşın başladığını hissettiğini ve vakit kaybetmeksizin bodrum kata inip sığınağa gittiğini söyledi.
İlk aşamada, “önceki çatışmalar gibi birkaç gün süreceğini” düşündüğünü belirten Maiko, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ancak hava saldırıları her yerdeydi. Binamız sarsılıyordu. Çok korkmuştum ve ‘yarın öleceğim’ diye hissetmiştim. İkinci Dünya Savaşı’nda hava saldırılarını, Japonya’da yaşayan anneannemin, çocukken bana ‘savaşın ne olduğuna yönelik’ söyledikleri hatırıma geldi. Anneannem gençken yaşadığı savaşı bana anlatmıştı. Japonya’da kara savaşı ve hava saldırıları hepsi bir yıldan fazla sürüyordu. Bir Japon olarak ‘Eyvah bunu anneannem gençken yaşamıştı ve çocukken bana anlatmıştı’ diye düşündüm.”
Hava saldırılarının, yaşadıkları binanın çevresine kadar geldiğini, sabahtan gece yarısına kadar bombardımanların durmadığını vurgulayan Maiko, “MSF faaliyetlerini sürdüremedi. Bu savaşın başlangıcıydı. Bir yabancı olarak Hamas ya da İsrail nezdinde taraf tutmayı ya da hangisinin doğru olduğu üzerine düşünmüyordum.” diye konuştu.
“Ne kadar tıbbi destek sağlamak istesek de hiçbir şey yapamıyorduk”
MSF’nin olağan faaliyetlerini durdurduklarını ve tahliye sürecini başlattıklarını bildiren Maiko, Kudüs kentindeki temasları ile koordinasyon halinde kalarak bilgi edindiklerini kaydetti.
Maiko, tahliye amacıyla Gazze’nin kuzeyinden güneyine hareket ettiklerinde, bombardımanların durmaksızın sürdüğünü dile getirdi.
Bombardımanlarda en çok masum sivillerin zarar gördüğünü anlatan Maiko, “Ateşkes olmaksızın da bir şey yapamıyorduk. Hastaneler bombardımanlarda hasar görüyordu, çoğu sağlık çalışanı yaralanıyor ya da ölüyordu. Ne kadar yardım etmek, ne kadar tıbbi destek sağlamak istesek de hiçbir şey yapamıyorduk. İkmal yok, tıbbi malzeme yok, jeneratörleri çalıştıracak yakıt yoktu.” şeklinde bilgi verdi.
İnternet ve sabit hatlarda defalarca yaşanan kesintilerin hayatlarını olumsuz etkilediğine dikkati çeken Maiko, “İletişim ağlarından mahrumduk, bazen internete erişimimiz yoktu bazen de sabit hatlar kesiliyordu. 7 Ekim’den, tahliye edildiğimiz 1 Kasım sabahına kadar ne zaman tahliye edileceğimizi ve nasıl kurtulabileceğimizi gerçekten bilmiyorduk.” diye konuştu.
“Derhal ateşkes” çağrısı yaptı
Refah Sınır Kapısı’ndan 1 Kasım’da tahliye edilerek Japonya’ya döndüğünü ve burada Gazze’ye yönelik gelişmeleri yakından takip etmeyi sürdürdüğünü belirten Maiko, şu değerlendirmede bulundu:
“Hiç kimse sağlık kurumlarını bombalayamaz. Sağlık kurumları, okullar gibi sivil yerler bombalanamaz ve korunmalıdır. Bu tesisler savaş durumunda bile korunmalıdır. Ateşkes olmaksızın hiçbir şey yapılamaz. En çok vurgulamak istediğim şey uluslararası toplumun ateşkesi konuşmaya devam etmesi gerekiyor. Tek çözüm şu an, bir sonraki aşamaya geçmek. Masum sivilleri korumak amacıyla şu an en önemli olan şey derhal ateşkes.”
G7 bakanlarının “insani ara” çağrısı yetersiz
Maiko, Japonya Dışişleri Bakanı Kamikawa Yoko’nun başkanlığında 7-8 Kasım’da Tokyo’da düzenlenen G7 Dışişleri Bakanları toplantısının sonuç bildirgesinde, Gazze Şeridi’nde “çatışmalara insani ara” verilmesi çağrısına değindi.
Sivillere yönelik insani yardımların ulaştırılması amacıyla çatışmalara “insani ara” çağrısının yeterli olmayacağına işaret eden Maiko, “Birkaç saat sürecek ‘insani ara’ sivillerin hayatının kurtarılması için yeterli değil. İnsani örgüt temsilcisi olarak düşüncem derhal ateşkese ihtiyaç var. Ateşkes olmadan onları koruyamayız. İnsan ölümlerini durdurmak zorundayız.” dedi.
Tıbbi destek için Gazze’ye yeniden gitmek istiyor
Gazze’de yaşananları Japon toplumuna duyurmak istediğini dile getiren Maiko, şunları söyledi:
“Gazze için ne yapabilirsem onu yapmak istiyorum ancak şu an oldukça sınırlı. Gazze’ye şu an geri dönemem, durum oldukça korkunç. Şimdi ise sadece tanıklık yapabilirim. Ne yaşadığımı ve Gazze’de ne yaşandığını Japon toplumuna yüksek sesle duyurmak istiyorum.”
Maiko, zaman ve fırsat verilmesi halinde tıbbi desteği sürdürmek amacıyla yeniden Gazze’ye gitmek istediğini sözlerine ekledi.